TMMOB Peyzaj Mimarları Odası
TMMOB
Peyzaj Mimarları Odası
UCTEA CHAMBER OF LANDSCAPE ARCHITECTS
Etkinlikler

III.  KORUMA ve PEYZAJ MİMARLIĞI  SEMPOZYUMU

11 - 13 ARALIK 2015 / İzmir Sanat Merkezi - İzmir

 

 

Odamız tarafından 11-12-13 Aralık 2015 tarihlerinde İzmir Sanat Merkezi‘nde III. Koruma ve Peyzaj Mimarlığı Sempozyumu gerçekleştirilecektir. 

 

Davetli bildiri ve sunumlar ile gerçekleştirilecek olan sempozyumda, meslek politikalarımızın yeniden üretimi üzerine yoğun emek üreten Odamızın, koruma ve peyzaj mimarlığı ilişkisi tüm üyelerimizin katılımı ile güçlenecek, bir kez daha bilim dünyası ve kamuoyu ile paylaşılacaktır.

 

 

 

"Benim yaşadığım yer artık eskisi gibi değil… Bir

an geldi, insanlar yeni şeylere, parlak ışıklara

kandılar. Işıklar, ticari amaçlarla konmuştu. Ondan

sonra ey halkım! Ne tarafa? Ah! Seçenekler,

seçenekler, seçenekler geldi, seçtik. Daha iyiye ya

da daha kötüye doğru. Sermaye toprağa yöneldi,

insanlar ağaçlardan kâr etti. Bir zamanlar orman

olan yerde şimdi koca çöller var. Toprağı bırakıp

kente gidenlere… ne oldu acaba?"

 

Iluba Elimnyama Grubu, Zimbabve

Güney Afrika Halk Tartışması

 

Öznesinde insan olan TMMOB Peyzaj Mimarları Odası, yaşamı bütüncül olarak değerlendirmekte ve yaşamın sürdürülebilir kılınması için çalışmalar yapmaktadır. Ülkemizin tüm doğal ve kültürel kaynaklarının korunarak kullanımı konusunda politikalar üreten TMMOB Peyzaj Mimarları Odası, "Koruma ve Peyzaj Mimarlığı Sempozyumu"nun birincisini 2011 yılında, ikincisini ise 2012 yılında gerçekleştirmiştir. 

 

Ulusal ve uluslararası bağlamda koruma konularının kapsamlı bir biçimde tartışılacağı III. Koruma ve Peyzaj Mimarlığı Sempozyumu ise, toplumda koruma bilincinin yükseltilmesi amacıyla #KoruyamıyoruzÇünkü sloganıyla, 11-13 Aralık 2015 tarihleri arasında İzmir`de gerçekleştirilecektir. 

 

Koruma Sempozyumları, meslek odamızın kurulduğu günden bu yana ülke kaynaklarının korunarak kullanımı yönünde politikalar üretme konusundaki kararlılığımızın kanıtlarından birisidir. Memleketin her bucağının korunarak, gelecek nesillere aktarılması gerekirken, ülkemizin hangi doğal ve kültürel mirasına bakarsak bakalım, ne yazık ki, doğal ve kültürel peyzaj değerlerinin büyük bir tehditle karşı karşıya olduğunu görmekteyiz. Son yıllarda imar, iskân, kültür ve tabiat varlıkları ve

 

çevre yasalarında bilime ve hukuka aykırı çok sayıda değişiklik gerçekleştirilmiş, yapılan değişiklikler ile hoyratça uygulamalara imza atılmıştır. Yaratılan bu fiili durum, kamuya ve halka ait doğal- kültürel, kentsel-kırsal, tarihi, arkeolojik mirasın tahribatına hatta kaybedilmesine sebep olmuştur. Öncelikli olarak enerji yatırım projeleri, taş ocakları ve madenler, HES`ler, RES`ler, termik santraller ve nükleer santraller ile kıyılarımız kirletilerek yağmalanmakta, derelerimiz kurutulmakta, meralarımız yok edilmekte, orman ve tarım arazilerimizin imara açılmasına izin verilmektedir. Bu yaşananlar ile ülkemizin kaynakları geri döndürülemez bir yola sokulmuş ve ülkemiz coğrafyası pek çok doğal mirasını geri dönüşümü mümkün olmayacak biçimde kaybetmiştir.

 

Bu politikalara örnek olarak;

 Türkiye`deki doğal bozkırların %95`ten fazlası yok olmuştur,

 Doğu Karadeniz Bölgesi doğal yaşlı ormanlarının %80`den fazlası kaybedilmiştir,

 Türkiye`deki endemik bitkilerin %30`undan fazlasının nesli tükenmek üzeredir, 

    Kültürel örnekler Halfeti ve Allionai sular altına gömülmüş, Hasankeyf`in sular altında kalması için çalışmalar yapılmaktadır,

 Kuzey Ormanları katledilerek İstanbul`a 3. Köprü ve 3. Havalimanı inşa edilmektedir,

 Atatürk Orman Çiftliği arazileri saraylar, oyun parkları ve yollar ile yıllardır kaybettiği arazilerine yenilerini eklemektedir,

 Karadeniz`e dolgu yapılarak Ordu ile Giresun arasına "ORGİ Havaalanı" inşa edilmiş, Mezopotamya`da tarihsel olarak öneminin yanından özellikli bir sulak alan olan Amik Ovası`na da Havaalanı inşa edilmiştir,

 Kıyı Kanunundaki değişiklik ile kıyıya yaklaşma sınırı 20 metreye kadar düşürülmüş, kıyıların kirliliğinin yanı sıra kent silüeti değiştirilmiştir.

 Kentsel Dönüşüm adı altında, tarihi ve kültürel miras tahrip edilmiş, mekâna bağlı soylulaştırma sağlanarak kentlerin kimliği değiştirilmiştir,

 6360 sayılı 13 ilin büyükşehir ilan edilmesi ve söz konusu Kanun ile mahalli idarelere yönelik kanunlar başta olmak üzere birçok kanunda değişiklikler yapılmış, yapılan değişiklikler ile büyükşehir belediyelerinin talan ve rant eksenli kentsel müdahaleleri meşru hale getirilmiştir,

 Torba Yasayla birlikte 2012 yılında 4342 sayılı Mera Kanununu ve 6306 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında ki değişiklik ile tüm meral ve afet riski altında olduğu iddia edilen alanlar kentsel yenileme alanı olarak ilan edilerek korunması gerekli birçok alan ranta peşkeş çekilmiştir.

 

Ülke ölçeğinde bunlar yaşanırken, Odamız ve bağlı olduğumuz Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği ise bilimin ve tekniğin öğretisini yaşamla buluşturmak için yürüttüğü mücadelesinden sık sık alı konmak istenmiş, etkisizleştirilmeye, işlevsizleştirmeye ve dağıtılmaya çalışılmıştır. Bilimin ve tekniğin temsilcisi olan TMMOB Peyzaj Mimarları Odası her alanda bu saldırılara karşı durarak ülke kaynaklarını korumak için var gücüyle çalışmalarını sürdürmüştür.

 

Unutulmamalıdır ki, koruma bilinci ve koruma ahlakı birer kültür sorunudur ve ne yazık ki koruma kültürü düzeyi ülkemizde oldukça düşüktür. Bilgisizlik, bilinçsizliği; bilinçsizlik ise çarpık bir koruma ahlakını ortaya çıkartmıştır. Koruma kültürünün geliştirilmesi ve teknik altyapısının oluşturularak ülke genelinde farkındalığının artırılması, ülke mirasına sahip çıkacak gelecek kuşaklara aktarımı; koruma konularında gerçekleştirilen araştırmalar ve üretilen bilgilerin yaşam içerisinde kullanımı ile sağlanacaktır. 

 

Çağrılı bildiriler ile gerçekleştirilecek olan III. Koruma ve Peyzaj Mimarlığı Sempozyumunda sırasıyla;

 "Korunamamış Alanlar",

 "Yasalarda Koruma",

 "Doğal, Tarihi Ve Kültürel Mirasın Korunumu",

 "Koruma Ve Peyzaj Yönetimi",

 "Kentsel Peyzaj Değerlerinin Korunumu",

 "Yenilikçi Koruma Yaklaşımları" ve

 "Yeraltı Ve Yerüstü kaynaklarının Korunumu" konuları ele alınacaktır.

 

ve, TMMOB Peyzaj Mimarları Odası Olarak Diyoruz ki;

Ülkemizde toplumu oluşturan bütün kesimlerin, kurum ve kuruluşların, yerel ve merkezi yönetimler ile siyasi partilerin açık ve şeffaf olarak koruma siyaset ve niyetlerinin ortaya konulması gerekmektedir. Kaynaklarımızın korunmasında hep geç kalınmakta ve bilgisiz ilgililere sorumluluk verilmektedir. Koruma konularında bilgisizlik ve eğitimsizlik aşılması gereken en önemli engeldir. Koruma bilincinin oluşturularak koruma ahlakına sahip olabilmenin yolunun "KORUMAYI İSTEMEK"den geçtiği unutulmamalıdır.

 

Ülkemizde her geçen gün tükenmekte olan korunması gerekli alanlarımızı korumak, koruyamama sorunlarını masaya yatırmak ve korumanın önündeki engelleri aşmak için gerçekleştireceğimiz "III.Koruma ve Peyzaj Mimarlığı Sempozyumu"na katılarak #KoruyamıyoruzÇünkü sorusunun yanıtını bulmak üzere sempozyumumuzda buluşmayı diliyoruz.

 

TMMOB PEYZAJ MİMARLARI ODASI

III. KORUMA VE PEYZAJ MİMARLIĞI SEMPOZYUMU 

DÜZENLEME KURULU