TMMOB Peyzaj Mimarları Odası
TMMOB
Peyzaj Mimarları Odası
UCTEA CHAMBER OF LANDSCAPE ARCHITECTS

Peyzaj Mimarlığı Akademik Topluluğu (Pemat / 2018) 21. Toplantısına Katıldık

GENEL MERKEZ
07.05.2018 (Son Güncelleme: 21.05.2018 18:13:47)

3-5 Mayıs 2018 tarihinde Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Mimarlık ve Tasarım Fakültesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü tarafından gerçekleştirilen 21. PEMAT toplantısına Odamızı temsilen Oda Başkanımız Ayşegül Oruçkaptan Katılım gösterdi.

Peyzaj Mimarlığı alanında araştırma, eğitim ve meslek pratik bileşenleri ile ilgili güncel gelişmeler konusunda bölümler arası görüş alışverişinde bulunmak, farklı işbirlikleri geliştirmek, bu üç bileşenin kesişim alanları için ortak kararlar üretmek amacıyla kurulmuş olan (Peyzaj Mimarlığı Akademik İşbirliği Toplantısı) PEMAT; her yıl farklı bir Peyzaj Mimarlığı Bölümü tarafından düzenlenmektedir.


21. si düzenlenen PEMAT toplantısının ana teması "Doğal ve Kültürel Peyzaj Değerleri, Temel Sorunlar, Çözüm Araçları: Van Kenti"dir. 3-5 Mayıs 2018 tarihinde Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Mimarlık ve Tasarım Fakültesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü tarafından gerçekleştirilen toplantıya Odamızı temsilen Oda Başkanımız Ayşegül Oruçkaptan Katılım gösterdi.


Oda Başkanımızın konuşması:

Sayın Belediye Başkanı,

Sayın Rektör,

Sayın Dekan,

Sayın PEMKON Başkanı,

Sayın Bölüm Başkanı,

Değerli meslektaşlarım ve sevgili öğrenciler,
 
Sizleri şahsım ve Yönetim Kurulum ve Van Temsilciliğimiz adına saygıyla selamlıyorum. 
Van`ın kentsel, kültürel ve doğal değerlerinin de tartışılarak çalışılacağı, PEMAT 2018 toplantısının gerçekleşmesini sağlayan başta Van 100. Yıl Üniversitesi Peyzaj Mimarlığı Bölüm Başkanı Sayın Prof. Dr. Şevket Alp`e ve düzenleme kurulu`na teşekkür ederek konuşmama başlamak istiyorum. 


 
Değerli meslektaşlarım;

Odamızın kuruluşu olan 13 Mayıs 1994 tarihinden itibaren sürdürmüş olduğumuz mesleki mücadelenin belki de en önemli ve belki de en ağır sorumluluğu, geleceğin peyzaj mimarlarını yetiştirenler olarak sizlerde olduğunu, mezuniyet sonrasında ise Oda örgütlülüğümüzde olduğunu, bu büyük ve zorlu sorumluluğun altından beraberce kalkmaya çalıştığımızı, omuz omuza verip emek emek işleyerek mesleğin ulusal ve uluslararası arenada tanınır, tanımlı, hale getirilmesi için çabaladığımızı söylersek sanırım hata etmiş olmayız.
 
Peyzaj Mimarlığı eğitiminin yasal olarak 50. Yılı kutladığımız 2018 yılında, dünün ve bugünün sorunlarını çözüme kavuşturmak için az önce belirttiğim "omuz omuza vermek" vurgusunu en başa yazmak durumundayız. 
 
Biz eğer;
Omuz omuza verirsek, ülkemizin yeraltı ve yerüstü kaynaklarına ilişkin ortaya konulan bilimden ve teknikten uzak uygulamaları engelleyebilir, ülke kaynaklarının müsrifçe harcanmasının önüne geçebilir ve bizlerin görüşleri dikkate alınarak mesleğimizin yaşamın vazgeçilemez bir parçası olduğunu anlatabiliriz.
 
Biz eğer;
Omuz omuza verirsek, mesleki eğitimimiz ortak bir dile kavuşabilir, sayısı her geçen gün artan Peyzaj Mimarlığı Bölümlerindeki eğitim kalitesini daha yukarılara taşıyabiliriz. 
 
Biz eğer;
Omuz omuza verirsek, meslek alanlarımıza yönelik diğer meslek disiplinlerinin şoven tutumlarıyla mücadele edebilir,  çalışma alanlarımızın dışına itilmemizin önüne geçebiliriz. 
 
Bu yıl, 13 Mayısta 24 yaşını dolduracak olan, seneye de 25. Yaşında olacak meslek odamıza, yöneticilerine ve mesleğimizin tedrisatı yapan sizlere çok daha fazla sorumluluk düşmektedir. Bu yıl Düzce Üniversitesi kolaylaştırıcılığında yapılacak Eğitim Çalıştayı bu bağlamıyla, hayati bir öneme sahiptir. Düzenlenecek Çalıştayda, peyzaj mimarlığı eğitimi samimiyetle masaya yatırılmalı, eğitimin ve mesleğimizin geleceği için gerekli düzenlemeler yapılarak uygulamaya en kısa zamanda geçilmelidir. Bu düzenlemeler yapılırken Odamız mutlaka bu çalışmaların her safhasında olmalıdır. Peyzaj Mimarlığı eğitiminin hangi fakülteler altında verilmesi belirlenmeli ve peyzaj mimarlığı bölüm sayısı kontrol altına alınmalı hatta ortaya konacak kriterler ışığında belki de azaltılmalıdır.
 
Akademik ve fiziksel olarak yetersiz olarak açılan yeni bölümler, meslek eğitiminin kalitesizleşmesinin, teknolojiden ve bilimsellikten uzaklaşmanın, bölüme gelen öğrencilerin yeterli eğitimi alamadan mezun olmalarının sebepleridir. 
 
Bir ülkenin; kentsel, kırsal, doğal, kültürel, tarihi, arkeolojik değerleri ile ilgili çalışan ve söz sahibi en önemli mesleklerinden olan peyzaj mimarlığına hak ettiği değer bölümlerimizde verilmeli, bunun için ve üniversiteye giriş  puanları yüksek gençlerin peyzaj mimarlığı bölümlerini seçmesi için gerekli çalışmalar yapılmalıdır.
 
Akademiler ülke değerleri ile ilgili söz söylemelidir. Etik değerler daha üniversite yıllarında öğrenciye öğretilmelidir. Çünkü mesleki etikten yoksun bir mesleki üretim, meslek alanını maddi ve manevi olarak tahribata uğratmaktadır.
 
Bir peyzaj mimarı dünyaya herkes gibi bakamaz… Baktığında herkesin göremediğini görür...
 
Siz öğretmeni olarak peyzaj alanlarında doğru tasarımı, planlamayı, nasıl koruyacağını, nasıl onaracağını, nasıl yöneteceğini, nasıl uygulama yapacağını öğrettiğiniz öğrencilerinize, yanlışı gördüklerinde susmamayı ve doğrusu için de
mücadele etmeleri gerektiğini öğretmeli, ortak mücadele için de en doğru yerin Odamız olduğunu da söylemelisiniz.
 
Akademiler söz söylemeli ve mücadele etmeli ki;
 
1- Eğitiminin iyi verilemeyeceği, istihdamın sağlanamayacağı, kamuda istihdamın peyzaj mimarlarına açılmadığı halde her geçen gün yeni bir bölüm açılmasın, 
2- Dalaman, Alanya, Kaş vb. kıyılarımız imara açılmasın
3- Koruma alanları imara açılarak doğal, tarihi ve kültürel varlıklarımız yok edilmesin,
 
Akademi söz söylemeli ve mücadele etmeli ki;
4- Kentsel dönüşüm adı altında kentlerimiz ucubeleşerek çöküntü alanlara çevrilmesin,
5- Peyzaj projeleri istensin,
6- Kentlerimiz kimliklerini kaybetmesin,
7- Yaşam alanlarımız olan peyzaj alanları kütlesel boşluk olarak görülüp rantsal alanlara çevrilmesin,
 
Akademinin sesi çıkmalı ki;
8- Susuzluğun artık her safhada yaşandığı ülkemizde su kaynaklarımız fütursuzca yok olmasın, hes`lerle ticarileştirilerek kuraklığın kıskacına itilmesin
9- 3. Havaalanı, 3. Köprü ile İstanbul`umuzun kalan son ekolojik eşiği olan Kuzey Ormanları yok edilmesin, 
10-Peyzaj Mimarlarının kamuda istihdam edilmeleri sağlansın,
 
Eğer bizler söz söylemezsek;
 
Ülkenin tüm yer üstü ve yeraltı kaynakları, peyzaj alanları, yanlış yer seçimi, yanlış uygulama veya yöntem sayesinde müsrifçe tüketilmeye devam edecek, Fırtına Vadisi gibi talan edilecek, Yeşil Yol denerek yaylalarımız,  ormanlarımız,  peyzaj parçalanmalarına uğrayacak yok olma tehdidi yaşayacak.
 
Örneğin Atatürk Orman Çiftliği gibi kentsel bir tarım alanı olmasının yanında, tarihsel olarak Mustafa Kemal Atatürk tarafından bizlere miras olarak bırakılan Cumhuriyet fikrinin belki de ete kemiğe büründüğü o arazilere gözümüz gibi sakınıp yarınlara bırakmak yerine üzerine karayolları, fabrikalar, hangarlar ve saraylar inşa edilecek. 
 
Mesela Hasankeyf, Allionai, Halfeti gibi sular altında kalacak, Diyarbakır sur içi yok olacak, Kaş`a Havaalanı yapılacak, sit alanları imara açılacak, su kaynaklarımız azalacak, küresel iklim değişikliği her anlamda kendisini bize hissettirecektir. 
 
Mesela; her yıl yaklaşık bin peyzaj mimarının mezun olduğu bölümlerinizden mezun olan çiçeği burnunda meslektaşlarımız daha fazla işsiz, daha fazla sorun yaşıyor olacaktır. 
 
 
Eğer bizler yani akademi ve Oda omuz omuza vermezsek, bölümlerimiz çok farklı fakültelerde eğitimini sürdürmeye devam edecek. Bu uygulamalar devam ettikçe de; mezunları atansalar dahi YÖK tarafından başka bir tartışmanın içine atılacak ve kadro tanımında sorunlar yaşanmaya devam edilecek. 
 
Omuz omuza vermezsek; bir tasarım ve planlama disiplini olan mesleğimiz, sınırları ve ölçekleri belirlenmiş, ifade kabiliyeti güçlü, tanımları ve talepleri netleşmiş bir uğrağı oluşturamayacaktır. 03.07.2017 tarihinde ÇŞB tarafından son hali yayınlanan Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinde peyzaj projeleri istenir ifadelerine rağmen peyzaj proje istenmemesi için istemeyebilirsiniz çalışmaları yapılacaktır.
 
Eğer omuz omuza vermezsek, Ekim 2011`de Van ve Erciş`te yaşanan depremden sonra toplanma alanı için dahi olsa yeşil alan miktarında artış olmayacak gerekli düzenlemeler yapılmayacak -ki yapılmamıştır. Yaşanan örnekler Sakarya, İzmit, Gölcük, Düzce ispatlarıdır. Düzce`de kentin merkezinde bulunan 2 park satışa çıkartıldığında buna yine Oda`mız dur demiştir. Ülkemizin deprem ülkesi olduğu gerçeği hiçbir zaman unutulmamalıdır.
 
Değerli meslektaşlarımız ancak biz kendi yaralarımızı pansuman edebiliriz, kendimizi iyileştirebiliriz.
 
Son olarak Oda`nın düzenlediği öğrenci bitirme proje seçmeleri için çok az Bölümümüzden proje gelmektedir bunun için desteklerinizi istiyoruz. Ayrıca yaz okullarına katılan öğrencilerin geçirdikleri sürenin staj sürelerine eklenmesini önemli görüyoruz.
 
Ayrıca mesleğimizin bir parçası olan uygulama ile ilgili de stajlarında düzenleme yapılması önemlidir.
 
Ülkemizi ve mesleğimizi seviyoruz diyen bizlere düşen görevi layığıyla yerine getireceğimize olan inancımızla, toplantımızın verimli geçmesini diliyor, hepimize kolay gelsin diyor, 
Şahsım ve Yönetim Kurulum ve temsilciliğim adına hepinizi tekrar saygıyla selamlıyor, değerli emeklerle düzenlenen toplantının verimli geçmesini diliyorum.
 
Hepimize kolay gelsin.
 
 
Dr. Ayşegül Oruçkaptan

TMMOB Peyzaj Mimarları Odası

Genel Başkan

Okunma Sayısı 333
Fotoğraf Galerisi